Anksiyete bozukluğu nedir?
Son yıllarda sıkça rastladığımız, birçok insandan duyduğumuz bir ifade anksiyete bozukluğu. Kişinin normalin üstünde kaygı içinde olması, hemen her an olumsuz düşünceler içinde olma hali.
Anksiyete bozukluğu belirtileri nelerdir?
Nedeni belli olan veya olmayan üzüntü, telaş, endişe, sıkıntı, iç huzursuzluğu gibi hissel karmaşalar. Anksiyete bozukluğu ruhsal bir durum olmakla birlikte bireyin bedensel yapısını, beden sağlığına da zarar vermektedir. Hissedilen her olumsuz duygu durumu bedende de etkisini gösterir.
Anksiyete bozukluğu belirtileri içerisinde kişi vücudunda titreme, kalp çarpıntısı, nefes almakta güçlük çekme, baygınlık geçirecekmiş gibi birçok farklı şey yaşar. Yaşadığı her dakikayı başına bir şey gelecekmiş korkusuyla geçirir. Yakınlarını kaybetme korkusu, her an her yerde kendisini korkunç bir olayın beklediği düşüncesi bireyin hayatla ilişkisini, toplum içindeki yerini zedeler.
Bu ruh sağlığındaki bozulmayla gelişen ve birbirini izleyen birçok sorunu da beraberinde getirir. Yaşamdan uzaklaşma, kendini insanlardan, dünyadan soyutlamayla devam eden zincirleme bir kötüye gidiş söz konusudur. Psikolojik sıkıntılar yaşayan çoğu kişide de olduğu gibi anksiyete bozukluğunda da en sık yaşanılan sorunlardan biri mide bulantısıdır. Şiddetli bir şekilde midede bulantı, kusma, şişkinlik meydana gelir. Kişi sıklıkla üşüdüğünden yakınır. Bütün bu durumları birey her an her yerde hissediyor ve yaşıyorsa buna yaygın anksiyete bozukluğu denir.
Anksiyete bozukluğu tedavisi
Anksiyete bozukluğu kendiliğinden iyileşebilecek bir durum değildir. Bireylerin böyle bir durumla karşılaştıklarında mutlaka bir psikiyatr yardımı almaları gerekecektir. Düzenli bir ilaç tedavisiyle en az bir yıl sürecek olan bir tedavi gerçekleştirilmelidir. İlaç tedavisinin yanı sıra çevrenin yakınlarının desteği de iyileşme sürecinde hastaya büyük yarar sağlayacaktır. Her hastalıkta olduğu gibi anksiyete bozukluğunda da moral ve motivasyon çok önemlidir. Şu yönden bakıldığında kaygının iyi bir şey olduğunu söylemek de mümkündür. Bireye yapması gereken şeylerde, başarıya gidecek yolda itici güç olarak kullanılabiliyorsa faydalıdır. Aşırı olmamak kaydıyla endişe, telaş, kaygı güzel duygulardır. Mutsuz edici seviyeye ulaşmadığı takdirde. Fakat anksiyete bozukluğunda bu hisler artık normal olmaktan çıkmıştır. Hasta mücadele gücünü yitirir. Kendi içine kapanır. Konuşmak istemez ya da bir muayene için bir uzmana gittiğinde “Acaba anlatmadığım bir şey var mı?” kaygısını taşır. Her şeyi bütün ayrıntılarıyla anlatmaya çalışır. Anksiyete bozukluğu tedavisi için hem psikiyatr hem de psikolog yardımı almak hastanın iyileşmesini hızlandıracaktır.
YORUMLAR